İstanbul’da Müze Kart ile Gezebileceğin 5 Müze

 

Hem yerli hem yabancı turistler için yapılabilecek en güzel aktivitelerden biri müze gezmektir. Birbirinden farklı müze giriş ücretlerini ödemek yerine, yıllık müze kart alarak, daha uygun maliyetle birçok müzeyi gezebilirsiniz.

Müze Kart uygulamasını cihazınıza uyumlu store’dan indirip, üye olduktan sonra (QR) kullanarak müzelere giriş yapabilirsiniz. Ya da ; Müzelerin önünde bulunan Müze Kart Gişelerinden sadece 60 ₺ karşılığında çıkartabilirsiniz. Hadi gelin şimdi bu müze kart ile nereleri gezebiliriz bir göz atalım…

1 - Topkapı Sarayı

15. yüzyıldan günümüze kadar tarihi yarımada siluetinin en görkemli yapılarından biri olan Topkapı Sarayı, İstanbul’da en çok ziyaret edilen müzelerinden biridir. İstanbul’un fethinden sonra Fatih Sultan Mehmet, İstanbul’un ilk tepesi olan Sarayburnu Tepesine Topkapı Sarayını inşa ettirmiştir. Osmanlı İmparatorluğu’nun  en güçlü döneminde 25 padişahı ağırlamış olan bu devasa saray, tarihimizin en merak edilen, en çok ziyaret edilen ve en sembolik müzesidir. Mimari olarak baktığımızda dört avlusu olan bu saray oldukça sade olarak tasarlanmıştır. Ağaçlarla kaplı avlularında gezerken tarihe tanıklık edeceksiniz. 4. Avluya geldiğinizde ise Boğaz manzarasıda sizlere eşlik edecektir…

Topkapı Sarayı 2021 yılında dünyanın en güzel sarayı olarak seçilmiştir. Bu unvanı hak eden tarihi sarayı gezmek isterseniz ihtiyacınız olan tek şey Müze Karttır… ( Harem Bölümü Hariçtir.)

 
 2 - Galata Kulesi

Pera Bölgesinde, İstanbul denilince akla gelen ilk yapılardan birisi tartışmasız Galata Kulesidir. Galata Kulesi, İstanbul manzarasını panoramik olarak seyredebileceğiniz en doğru yerlerden birisidir. Dünyanın en eski kulelerinden biri olan Galata Kulesinin geçmişi 6. Yüzyıla kadar dayanmaktadır.

Galata Kulesi, Bizans İmparatorluğu döneminde, Galata bölgesinin Ceneviz kolonisi olduğu zamanlarda Galata Surlarının bir parçası olarak Cenevizliler tarafından inşa edilmiştir. Bu surlardan ise geriye pek bir şey kalmamıştır. Hepsini yok etmişiz ! …  Neyse, bu konuyu başka bir blogda yazarız…

Galata Kulesi Osmanlı İmparatorluğu zamanında bir süre zindan olarak kullanılmıştır. Sonrasında ise İstanbullular için büyük bir sorun haline gelen Yangınları gözetlemek için, gözetleme kulesine çevrilmiştir. Günümüzde aylarca restorasyonda kaldıktan sonra müze olarak ziyarete açılmıştır. Sizde, müze kartınız ile ufak bir sıra bekledikten sonra bu muazzam kuleyi gezebilir, İstanbul’un panoramik manzarasının keyfini çıkartabilirsiniz.

 

3 - Beylerbeyi Sarayı 

Üsküdar Beylerbeyi semtinde bulunan bu tarihi sarayın geçmişi II. Mahmut’a kadar dayanıyor. II. Mahmut 1829 yılında şu anki sarayın olduğu bölgeye ahşap bir saray inşa ettirmiştir. Devrin en büyük sahil sarayı olarak bilinen bu saray,  şehzadelerin eğitim aldıkları yer haline gelmiştir. 1851 yılında çıkan yangın sonucu kullanılamaz hale gelen sarayın temellerinin üstüne Sultan Abdülaziz’in emriyle, Sarkis Balyan ve Agop Balyan Beylerbeyi Sarayının günümüz halini inşa etmiştir.

 Osmanlı İmparatorluğu’nun son döneminin mimari üslupunu vurgulayan bu saray, taş işçiliği, doğu ve batı sentezlerinin kaynaştırıldığı bir mimari üslupa sahiptir. İç dizaynı daha çok Neoklasik ve Barok ( dönemin mimari üslupu) olarak şekillenmiştir. Bu sarayda 24 adet salon ve 2 adet hamam bulunur. Saray içinde bulunan avizeler, tablolar, Türk bayrağı motifli gemi resimleri ziyaretçilerin dikkatini çeken detaylardandır. Aynı zamanda, İstanbul’da İlk alafranga tuvaletinin olduğu saraydır. Çünkü Fransız Kraliçesi Eugenie bu sarayı ziyaret edecektir…

Beylerbeyi Sarayı, ana bölüm olan Hünkar Dairesi ile kuzey ve güney bölümleri olan Valide Sultan Dairesi ve Mabeyn Hümayun dairelerinden oluşmaktadır. Sarayın bahçesinde Sultan Abdülaziz’in Avrupa seyahatlerinde Paris’ten  getirdiği tunç heykeller bulunmaktadır.

İstanbul Boğazı manzaralı bu harika sarayı  Pazartesi günleri hariç, diğer günler 09:00 ile 18:00 arasında Müze Kart ile ziyaret edebilirsiniz.

 

 

4 - Kız Kulesi 

Kız Kulesi, 20 ay gibi uzun süren bir restorasyonun ardından yeniden ziyarete açıldı. Eskiden Lüks bir Restaurant olarak hizmet veren tarihi kule, Kültür ve Turizm Bakanlığının katkılarıyla her kitleye hitap eden bir şekilde yerli/yabancı turistleri beklemekte.

Karaköy Şehir Hatları Sahilde bekleyen Kız Kulesi bilet gişelerine gidip Müze Kartınızı gösterdiğinizde, sadece 50 ₺ vapur ücreti ödeyerek ( gidiş - geliş ) Kız kulesini ziyaret edebilirsiniz. Deniz’in tam ortasında bulunan bu kuleye çıkıp şehrin panoramik görüntüsünü izleyebilir, bol bol fotoğraf çekilebilirsiniz. Kule’nin içinde bulunan ünlü Balyan Pastanesinde ise mola verip, Kup Griye yiyebilirsiniz…

 

5 - Dolmabahçe Sarayı

 İstanbul’un muazzam güzellikleri arasında çok önemli bir yere sahip olan Dolmabahçe Sarayı, Osmanlı İmparatorluğu’nun son dönemlerinde Sultan Abdülmecid Han tarafından yaptırılmıştır.

Saray, 13 yıl gibi uzun süren bir inia süresinin ardından, ünlü saray mimarcısı Garabet Balyan tarafından yapılmıştır. Saray, süslü detayları ve taş işçiliği ile dikkat çeker. Dönemin zorlu ekonomik koşullarına rağmen hiç bir fırsattan kaçınmayıp, büyük bir özenle inşa edilmiştir.

285 oda, 46 adet salon ve 6 hamam bulunan bu sarayda ;

Sultan Abdülmecid, Sultan Abdülaziz, Sultan V. Murat, Sultan II. Abdülhami, Sultan V. Mehmed Reşad ve Sultan VI. Mehmed Vahideddin olmak üzere 6 padişah ve son Halife Abdülmecid yaşamıştır. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk Cumhuriyet’in ilk yıllarında sarayda yaşamış, ve burada hayata veda etmiştir. Günümüzde Atatürk’ün odası, ziyaretçiler tarafından özel bir ilgi görüp ziyaret edilmektedir.

Sizde bu tarihi sarayı müze kartınızla Pazartesi günleri hariç, 09:00 - 17:30 arasında ziyaret edebilirsiniz.